yavuz sultan selim han türbesi

Site De Rencontre Sans Inscription Et Gratuit. Fatih Katip Muslahattin Mahalllesi’ndeki Sultan Selim Külliyesi içinde bulunmaktadır. 1520 tarihinde vefat eden padişah türbenin olduğu yere defnedilmiş, aynı yıl oğlu Kanuni Sultan Süleyman mezarın üstüne türbeyi inşa ettirmiştir. Yavuz Sultan Selim Camii ise 1522 yılında yapılmıştır. Mimarı Acem Ali’dir. Kesme taştan sekizgen planlı yapı dıştan yivli bir kubbeyle örtülüdür. Türbenin önünde üç gözlü revak vardır. Revakı taşıyan dört sütundan baştakiler yeşil, ortadakiler pembe renktedir. Revakın iki yanında çini kitabeler gözükmektedir. Kitabelerden birinde şu yazı okunmaktadır “Bu mübarek türbenin yapılmasını büyük sultan, Arap ve Acem sultanlarının efendisi, karaların ve denizlerin sahibi, her iki Harem-i Şerif’in hamisi Sultan Süleyman Han bin Selim Han bin Bayezid Han emretti. Allah onun mülkünü ve saltanatını daim kılsın.” Diğer kitabenin üstünde Yusuf Suresi’nin 101. ayeti, “Ey Rabbim! Mülkten bana {nasibimi} verdin ve bana {rüyada görülen} olayların yorumunu da öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Sen dünyada da ahirette de benim sahibimsin. Beni müslüman olarak öldür ve beni salihler arasına kat!” altında Şuara Suresi’nin 87-89. ayetleri {İnsanların} dirilecekleri gün, beni mahcup etme. O gün, ne mal fayda verir ne de evlat. Ancak Allah’a kalb-i selim {temiz bir kalp} ile gelenler {o günde fayda bulur}} görülür. Girişin bulunduğu cephe dışında, diğer cephelerde iki katlı pencereler açılmıştır. Kırmızı taşlarla çerçevelenmiş üst kattaki pencereler sivri kemerli ve alçı şebekelidir. Beyaz ve renkli mermerle çerçevelenmiş alt pencereler dikdörtgen mermer sövelidir. Üzerlerinde içleri boş sivri kemerli alınlıklar vardır. Türbenin içi süsleme açısından zengindir. Pencere bordürleri, yuvarlak payeler, kubbe kasnağı 19. yüzyıl kalem işleri ile bezelidir. Kubbe göbeğinde kalem işleri ile Ra’d Suresi’nin 3. ayeti, pandantiflerdeki madalyonlarda ise Lafza-i Celal, Hz. Muhammed, Çehar Yar-ı Güzin ve Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin’in isimleri okunur. Türbe içindeki avize II. Meşrutiyet devrinde konulmuştur. Türbenin giriş kapısı üstünde Esma-ül Hüsna, “Hüvel Hallak-ül Baki”, “Küllü nefs-in zakaikat’ül-Mevt” ayeti yazılmıştır. Türbede Kabe maketi, İbn Arabi’nin kerametiyle ilgili bir taş, Hacı Kamil Akdik’in talik yazısı ile Abdülhak Hamid Tarhan’ın “Yavuz Sultan Selimin Kabrini Ziyaret” isimli şiiri vardır. Sedef kakmalı ahşap bir şebeke ile çevrilmiş Yavuz Sultan Selimin sandukası üzerinde Kelime-i Tevhid yazılı bir örtü bulunmaktadır. Sanduka üzerinde, Mısır Seferi’nden dönerken Şeyhülislam İbn-i Kemal’in atının ayağından sıçrayan çamur ile kirlenen beyaz bir kaftan da vardır. Yavuz Sultan Selimin vasiyeti üzerine vefatından sonra sanduka üzerine serilmiştir. Türbede Yavuz Sultan Selim tek başına yatmaktadır. İstanbulun 100 Türbesi Yavuz Sultan Selim TürbesiPazartesi, Temmuz 27, 2015 Osmanlı Padişahlarının türbeleri, kabirleri nerede? İstanbul’daki Padişah kabirleri nerede? Bursa’daki Padişah kabirleri nerede?Haber Murat Karadeniz Mezarı Türkiye dışında olan tek Osmanlı Sultanı Vahdettin Şam dışında, diğer Osmanlı Sultanlarının mezarları Bursa ve İstanbul’dadır. Peki Osmanlı Sultanlarının kabirleri mezar nerede? Osman Bey Osman Gazi, Bursa kuşatması sırasında, vasiyeti üzerine Bursa’nın fethinden sonra “Gümüşlü Kümbet” olarak bilinen “Sainte Elie” adlı Bizans manastırının şapeli üzerine inşa edilen türbede medfundur. Osman Gazi Türbesi Orhan Bey Babası Osman Gazi’nin yanına, Gümüşlü Kümbet’e defnedilmiştir. Sultan I. Murat Hüdavendigar Bursa’da Hüdavendigar Camisi’nin kuzeybatısında bulunan türbede medfundur. Sultan I. Bayezit Yıldırım Bursa’da Yıldırım semtinde, Yıldırım Camisi’nin önündeki setin altında medfundur. Sultan I. Mehmet Çelebi Bursa’da kentin doğusunda Yeşil semtinde, Yeşil Camiî’nin karşısındaki tepe üzerindeki türbede medfundur. Sultan I. Mehmet Çelebi Türbesi Sultan II. Murat Bursa’da Muradiye Türbelerinin bulunduğu bahçe içerisinde yer alan türbede medfundur. Fatih Sultan Mehmet II. Mehmet İstanbul’da Fatih Camisi bahçesindeki tek sandukalı türbede medfundur. Sultan II. Mehmet Fatih Sultan Mehmet Türbesi Sultan II. Bayezit İstanbul’da Bayezit Camisi bahçesindeki tek sandukalı türbede medfundur. Yavuz Sultan Selim I. Selim İstanbul’da Yavuz Selim Camisi bahçesindeki tek sandukalı türbede medfundur. Sultan I. Selim Yavuz Sultan Selim Türbesi Kanuni Sultan Süleyman I. Süleyman İstanbul’da Süleymaniye Camisi’nin bahçesinde kendi adıyla yaptırılan türbede medfundur. Sultan II. Selim İstanbul’da Ayasofya Camisi’nin ön bahçesindeki türbede medfundur. Sultan III. Murat Babası Sultan II. Selim’in türbesine defnedilmiştir. Sultan III. Mehmet İstanbul’da Ayasofya Camisi’nin ön bahçesindeki türbede medfundur. Sultan I. Ahmet İstanbul’da Sultanahmet Camisi yanında kendi adıyla yaptırılan türbede medfundur. Sultan I. Mustafa İstanbul’da Ayasofya Camisi’nin ön bahçesindeki türbede medfundur. Sultan II. Osman Babası Sultan I. Ahmet’in türbesine defnedilmiştir. Sultan IV. Murat Babası Sultan I. Ahmet’in türbesine defnedilmiştir. Sultan İbrahim İstanbul’da Ayasofya Camisi ön duvarı bitişiğindeki, amcası Sultan I. Mustafa’nın Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan IV. Mehmet İstanbul’da Yeni Camiî arkasındaki annesine ait türbeye defnedilmiştir. Sultan II. Süleyman Büyük dedesi Kanuni Sultan Süleyman’ın Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan II. Ahmet Büyük dedesi Kanuni Sultan Süleyman’ın Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan II. Mustafa Eminönü’nde, Yeni Camiî arkasındaki babaannesine ve babasına Turhan Sultan Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan III Ahmet İstanbul’da Yeni Camiî arkasındaki babaannesine ve babasına Turhan Sultan Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan I. Mahmut İstanbul’da Yeni Camiî arkasındaki Turhan Sultan Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan III. Osman İstanbul’da Yeni Camiî arkasındaki Turhan Sultan Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan III. Mustafa İstanbul’da Laleli Camisi önündeki Laleli Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan I. Abdülhamit İstanbul’da IV. Vakıf Hanı karşısındaki Hamidiye Türbesi’ne defnedilmiştir. Sultan III. Selim İstanbul’da Laleli Camisi önündeki babasına ait türbeye defnedilmiştir. Sultan IV. Mustafa Türbesi, İstanbul’da Vakıf Hanı karşısındaki babasına ait yirmi sandukalı Hamidiye Türbesi’ndedir. Sultan II. Mahmut İstanbul’da “Türbe” adıyla anılan semtteki türbede yatar. Bu türbe “Sultan Mahmut Türbesi” adıyla da anılır. Sultan Abdülmecit İstanbul’da Sultan Selim Camisi yanındaki Yavuz Sultan Selim’in türbesinde medfundur. Sultan Abdülaziz İstanbul’da Sultan Mahmut Türbesi’nde medfundur. Sultan V. Murat İstanbul’da Yeni Camiî yanında annesi Şevkefza Sultan’ın türbesinde medfundur. Sultan II. Abdülhamit İstanbul’da Sultan Mahmut Türbesi’nde medfundur. Sultan II. Abdülhamit Türbesi Sultan Mehmet Reşat V. Mehmet İstanbul’da Eyüp’te ilkokul binasının yanındaki türbesinde medfundur. Sultan Vahdettin Suriye hükümetinin düzenlediği resmi törenle Şam’daki Süleymaniye Külliyesi’ndeki caminin bahçesinde defnedilmiştir. OSMAN GAZİ TÜRBESİ NEREDE? - HARİTA 2. MAHMUT TÜRBESİ NEREDE? - SULTAN ABDÜLHAMİT TÜRBESİ NEREDEDİR? - HARİTA İslam ve İhsan Yavuz Sultan Selim Türbesi, İstanbul'un Fatih ilçesinde bulunan Yavuz Selim Cami'nin yanına, Osmanlı Devleti padişahlarının dokuzuncusu olan Yavuz Sultan Selim Han hatıratı olarak oğlu Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1520 senesinde mimar Acem Ali'ye yaptırılmış türbedir. Türbe; beş kemer, dört renkli sütun ve iki sıralı pencerelerden oluşmaktadır. Başında selimi kavuk olan anıtın başucunda Yavuz Sultan Selim Han'ın tahta ilk çıktığı tarih ve öldüğü tarih sırma yazılarla yazılmıştır. Türbenin sekizgen şeklinde planlı bir yapısının olması klasik Osmanlı mimarisi üslubunda olduğunu gösteriyor. Yivli kubbeye sahip olan Yavuz Sultan Selim Han anıtı mermer bir kaide üstünde, sedef kakmalı bir parmaklık içinde, türbenin orta bölümünde yer almaktadır. Türbenin içerisinde; bazı önemli mücadelelerinin, Yavuz Sultan Selim'in kendi ağzından kardeşi Şehzade Korkut'a yazıp gönderdiği mektubunun tablo olarak işlenip, türbe duvarında yerini aldığını görüyoruz. Yavuz Sultan Selim türbesinin iç kısmının sağ tarafı ve sol tarafında bulunan çini panolar dikkat çekiyor. Bu çinilerin 16. yüzyılın ilk dönemlerine ait sır altı tekniğinde panolar olduğu söyleniyor. Türbe, ağaç işlemesi yönünden de son derece dolgun görünüyor. Giriş kapısı 16. yüzyılın özelliklerini yansıtan, yoğun iş gücü harcanmış sanat eseri olarak görünüyor. Ayrıca türbenin içerisinde, İslam dini için kutsal yer olarak görünen Kabe'nin bir maketi bulunuyor. Fatih Sultan Mehmed'in torunu, İkinci Beyazid'in oğlu ve Kanuni Sultan Süleyman'ın babası olan Yavuz Sultan Selim Han, 1470 yılında Amasya'da dünyaya gelmiştir. Gençliğinde Trabzon sancakbeyliği yapmıştır. 1512 yılında 42 yaşındayken, babasının tahttan ayrılması üzerine Osmanlı padişahı olmuştur. Hemen hemen sekiz yılı biraz aşkın süren saltanatı boyunca babası İkinci Beyazid daha hayattayken kardeşleri Şehzade Korkut ve Şehzade Ahmet ile mücadelede bulunmuştur. Hükümdarlığı süresi içerisinde Kuzey Irak, Lübnan, Filistin, Suriye, Doğu Anadolu, Mısır ve Hicaz'ı Osmanlı topraklarına katarak devletin sınırlarını iki kat genişletmiştir. Ayrıca Mısır'a yaptığı sefer ile Abbasilerde bulunan halifelik emanetini alarak hilafeti Osmanlı Devleti padişahlarına bağlamıştır. 1516 yılında İstanbul'da ilk olacak tersaneyi kurup, bu tersanede gemi gemiler inşa ettirerek büyük bir donanma kurmuştur. 1520 senesinde son seferine doğru yol alırken Çorlu Ovasında hastalanıp vefat etmiştir. Muhteşem kur'an sesi ve muazzam manzarasıyla Yavuz Selim Han'ın huzurunda olmak..Herkesin yaşaması gereken anlardan..Mekkeyi mısırı fethler yapıp, istanbula bize kutsal emanetleri getiren kanuni sultan süleymanın babası yavuz sultan selimin ruhuna fatiha okumadan ayrılmayın bu ecdadımıza borcumuzdur .İnanılmaz güzel….Muhteşem bir manzaraya sahip. Camii de muazzamayrıca sultan abdülmecid han da burada medfundur...müthiş nezaket harikulade sanatkarlık abidesi...Bu manzara mukemmel ama ben sansliyim balkonumdada ayni manzara var ;-Cennet mekan Yavuz Sultan Selim Han ziyareti için değil, camiisinde namaz ve manzarası için gelinecek yillarimizin vazgecilmez mekani huzuru baskaSanma şâhım / herkesi sen / sadıkâne / yâr olurHerkesi sen / dost mu sandın / belki ol / ağyâr olurSadıkâne / belki ol / bu âlemde / dildâr olurYâr olur / ağyâr olur / dildâr olur / serdâr olur. Yavuz Sultan Selim, 1470 yılında Amasya’da doğdu, Babası İkinci Beyazıt olup annesi ise Gülbahar Hatun olmaktadır. Bu yazımızda kısaca hayatını anlatacağız. Yavuz Sultan Selim Kanuni Sultan Süleyman’ın babasıdır ve 8 yıllık saltanatı süresince Osmanlı hazinelerini sonuna kadar doldurmuş ve toprakları 2 katına çıkarmıştır. Az ama nerdeyse 20-30 yılda yapılabilecek işeri 8 yıl gibi kısa bir sürede gerçekleştirmiştir. Memlük Sultanlığına son vererek, Osmanlı topraklarını Afrika kıtasına taşımayı da başaran bir hükümdar olmuştur. Yavuz Sultan Selim’in sert tabiatlı olduğu ve uzun boylu siyah gözlü, azim ve irade sahibi olduğu söylenmektedir. Yavuz Sultan Selim, sakal bırakmayı sevmezdi, daha çok bıyık bırakırdı ve bıraktığı bıyık pala bıyığı idi. Sert olduğu kadar son derece duygusal bir insan olduğu da söylenen Selim, kardeşinin ölümünden sonra günlerce ağlaması da duygusal olduğuna delil olarak söylenmektedir. Yavuz Sultan Selim ve Şah İsmail Şah İsmail;Gel hele bre derviş, sen misin nam-u derviş?Tebriz de üstad koymaz hepsini mat nasıl bir olaydır, velasıl bu nasıl iş,Bana gelene kadar herkesi alt etmişsin. Yavuz Sultan Selim Han;Aman beyim, efendim ben garip bir dervişim,Oyunda ustacayım ondandır mat ederseniz sizinle de oynarım,Satranç oynamak benim vakti ahvalim işim. Şah İsmailGel hele oynayalım sana bir ders vereyim,Bende, seni mat edip ve yerlere sereyim,Ben ki Şah İsmail’im kim duracak karşımda,Oyun nasul oynanur sana da öğreteyim. Yavuz Sultan Selim Han;Siz beni mat ettinuz rövanşuu isterim,Bu ikinci oyunda başarılar dostluk nazar-u bir oyun içindey-um,Eğer mat olu-usam size biat eder-um Yavuz Sultan Selim İran şahı şah İsmail’i mat eder, Şah İsmail ilk kez mat edilmiştir, dayanamaz bu yenilgiyi gururuna yediremez Yavuz Sultan Selim’e bir tokat atar. Bunun üzerine Yavuz Sultan Selim daha önce yazılmamış bir şiir yazmıştır bu şiirin özelliği ise soldan sağa ve yukardan aşağıya aynı dizeler çıkıyor. Sanma şâhım__/herkesi sen_____/sadıkâne____/yâr olurherkesi sen___/dost mu sandın__/belki ol_____/ağyâr ol_________/âlemde bir__/dildâr oluryâr olur_____/ağyâr olur______/dildâr olur__/serdar olur… Yavuz Sultan Selim, kendini bildi bileli devlet işlerine adamış ve halk ile iç içe yaşayan bir hükümdar olmuştur. Ancak yeniçerilerin bir kısmı Sultan Selim’i sert zorlu biri olduğu için sevmez bir kısmı ise sultan Selim’i çok severdi artık savaşmak isterlerdi. Sultan Selim’i sevmeyen yeniçeriler babasının tahtta kalması için her şeyi yaparlardı. Çünkü yeniçerilerin bir kısmı, savaşmayı istemezlerdi ve Sultan Selim’in babası Beyazıd’ta genelde pek sefere çıkmazdı. Çocukluğu dedesi olan Fatih Sultan Mehmet’in dizinin dibinde geçmiş olup asil bir çocuktu dedesi Fatih Sultan Mehmet’ten pek çok bilgi öğrenmiş dedesi Fatih Sultan Mehmet pek çok tecrübesini küçük Selim’e aktarmıştı. Yavuz Sultan Selim’in öğretmenleri zamanın en iyi öğretmenleri idi. Sultan Selim, aynı zamanda bir şair idi, hatta o kadar kuvvetli bir şairdi ki şiirlerinin namı ülkesinin sınırını dahi geçmişti ve hala günümüzde sultan seliminin pek çok şiirini duymaya devam ediyoruz. Şehzade Selim 1512 yılında, babasını zorla tahttan indirmiş ve yerine tahta geçmiştir. 9. Osmanlı padişahı olmuştur. Babası Acem tehlikesini görmemiş veya görmezden gelmişti, O yıllarda pek sefere çıkmayan ve epey yaşlanan Beyazid’in durumunu kullanarak bugünkü doğu Anadolu ve güneydoğu Anadolu bölgelerini ele geçirmek istiyorlardı. Bunun üzerine bu tehlike için hiçbir adım atmayan babasını gördüğü için zorla tahttan indirdi ve yerine geçti. Toplam 8 yıl Sultanlık yapan Selim, Osmanlı ordusuna çok büyük zaferler kazandırıp pek çok yeri fethetmişti, doğu ağırlıklı fetihler yapmaya çalışan Selim, Afrika kıtasındaki Memlük Sultanlığına son vermiş ve Acemler ile girdiği pek çok savaşı kazanmıştır. Tahta geçer geçmez memleketin Trabzon eyaletinde valilik yaptığı için memleketin doğu tarafında yaşayan insanlarının sorunlarını biliyordu ilk hedefi İran’a büyük bir darbe indirmekti. Akkoyunluların katılımı ile çokça güçlenen Osmanlı Devleti, 1514’te yapılan Çaldıran Muharebesinde İranlıları yendi ve Şah İsmail kaçmak zorunda kaldı. Osmanlı ordusu bunun üzerine Tebriz’e kadar ilerledi. Ayrıca Ortadoğu’daki pek çok Musul ve Şam gibi illerin fethedilmesi de Osmanlı’nın gücüne güç kattı Şam, Memlükler ve İran’a Yapılan Seferler Yavuz Sultan Selim 2 Haziran 1516’da İstanbul’dan hareket ederek Malatya’yı fethedip güneye doğru ilerlemeye devam etmişlerdir. Sonrasında ise Mısır’da bulunan ordular kuzeye doğru çıkmış ve Osmanlı’ya saldırmak istemişlerdi. Osmanlı ordusu ise 24 Ağustos 1516’da Mercibadık mücadelesine girmiş ve Kölemenleri ağır bir yenilgiye uğratmıştı. Şam’ı fethettikten sonra Sultan Selim, iki ay Şam ilinde kaldı. Tam dönme hazırlıkları yaparken, kölemenler rahat durmuyor ve gönderilen Osmanlı Elçilerini öldürüyorlardı. Bunun üzerine Mısır’a doğru ilerleyen Osmanlı Ordusu Memlükleri yani Kölemenleri fethetti. Burada da hükümdarlığını devam ettirdikten sonra, Medine ve Mekke’nin de anahtarını alarak adeta ayak bastığı her yeri fethetmeye başlamıştı. Bu tarihten sonra Halifelik makamını Osmanlılar aldı ve artık yeni ve ilk halife Yavuz Sultan Selim olmuştu kendisine okunan hutbede hatibin kendisinden “Hakimü’l-Harameyni’ş-Şerîfeyn” diye yani Mekke ve Medine’nin hâkimi diyerek bahsedilmesi üzerine itiraz etti. Hatibin ifadesini, “Hadimu’l-Harameyni’ş-Şerîfeyn” yani Mekke ve Medine’nin hizmetkarı olarak düzeltmesini istedi. Böyle mübarek bir zattı kendisi. Muhyiddin İbnü’l Arabi’nin Kabrini Bulunması Yavuz Sultan Selim Şam’a girince, Muhyiddîn İbnü’l Arabî’nin bir kerameti zuhur etti. O sağlığında, “Sîn, Şın’a girince benim kabrim bulunacaktır” diye söylemişti. Yavuz Sultan Selim’in Şam’a girişi ile Muhyiddîn İbnü’l Arabî’nin kabri keşfedildi. Geçilmez Denen Çöl ve Peygamber Efendimiz kilometrelik mesafeyi, Sîna Çölü’nü geçmek gerekiyordu. Sultan Selim bu güç işi hiçbir zayiat vermeden, herhangi bir ikmal güçlüğü çekmeden on üç günde başardı. Tarihte adını askeri deha olarak yazdıran Napolyon bile, Yavuz’dan 300 yıl sonra bu işi başaramamış ve Fransız askerleri susuzluktan çıldırarak birbirlerini vurmuşlardı. Birinci dünya savaşında, yeni teknolojinin verdiği imkânlarla bile bu çölün, ancak on bir günde geçilmiş olması düşünülürse, Yavuz’un yaptığı işin büyüklüğü bir kez daha anlaşılır. Bu çöl öyle bir çöl idi ki, sanki sabahı cehennem; gecesi ise, bir buz diyarı idi. Gün içinde 50 derece ile eksi 25 arasında değişen bir iklime sahipti. Çöl aşılırken Yavuz Sultan Selim atından indi, yürümeye başladı. Tabi ki Sultan atından inince atı olan herkes atından indi sultan yürürken ata binmek olmazdı. Askerler, paşalar ve devlet erkanı hayret ve dehşet içinde idi, “Atların bile kanının kaynadığı, zor yürüdüğü bu çölde Sultan, niye atından indi, yürümeye başladı?” diye fısıltılar başladı. Paşalar ve devlet erkanı, Yavuz’un yakın arkadaşı Hasan Can’a bu durumun neden olduğunun sorulmasını istediler zaten bu soruyu Hasan can dışında başka kimse sormazdı Hasan Can, Yavuz Sultan Selim’e, bu halin neyin nesi olduğunu sorunca, Yavuz, “Hasan Can görmüyor musun, önümüzde Allah Resulü Fahr-i Kâinat Efendimiz yürüyor” dedi. Yavuz Sultan Selim’in Vefatı Kendisi ilk Osmanlı halifesi iken aynı zamanda 88. İslam halifesidir. Sultan Selim 1520’de yakalandığı Şirpençe hastalığından kurtulamadı ve çıbanlarla birlikte hayatını kaybetti. Sultan’ın naaşı kendi yaptırdığı Fatih ilçesindeki bir bahçeye defnedildi. Sultan Selim 1520’de öldükten sonra yerine oğlu Süleyman ve bizim bildiğimiz adı ile Kanuni Sultan Süleyman geçmiştir. Fatih Sultan Mehmet hayatı kısaca okumak isterseniz ilgili makaleyi okuyabilirsiniz. Allah’a emanet olun. Vesselam.

yavuz sultan selim han türbesi